Dün yayınladığım blog yazımda yüz temizliğinden kısaca bahsettim. Beni izleyen arkadaşlar sayesinde zamanla bir çok konuya da değinmek istiyorum. Mutlaka cildimize özen göstermeliyiz ancak, cildimize gösterdiğimiz özenden biraz fazlasını göz çevremize daha zarif bir şekilde göstermeliyiz. Şöyle ki, yüzümüze sürdüğümüz nemlendiricileri gözümüze süremeyiz. Çünkü, göz çevremiz çok hassastır ve asla hatayı kabul etmez. Verdiğimiz zararın da telafisi çok zor olur ve zaman alır. İşte bu nedenle gözümüze süreceğimiz krem veya jelleri seçerken daha çok dikkatli olmalıyız. Eğer ilk defa ürün kullanmak istiyorsak mutlaka uzmana danışmalıyız. Cildimiz nasıl olursa olsun göz çevremize hafif jel yapıda ürünlerle başlamalıyız. Göz çevremiz ürüne alıştıktan sonra -ki ihtiyaç ve yaşa bağlı olarak, farklı bir yapıda ürün kullanabiliriz. Hiç ürün kullanmadan direkt yoğun nem içeren bir ürün kullanırsak, göz altlarımızda yağ butonları oluşur. Bunları yok etmek de epey zamanımızı alır -ki hiç istemeyiz.
Günümüzde o kadar çeşitli ürünler piyasaya sürüldü ki, bazıları sırf para tuzağına dönüştü, bazıları da gerçekten bu işin hakkını veriyor. Yeter ki doğru satıcıdan doğru ürün alıp kullanalım.
Her zaman söylediğim gibi, uzmanlar sattıkları ürünler hakkında değil kişilerin neye ihtiyaçları olduğu doğrultuda bilgi vermelidirler. Bilgi önce gelir, ürün tavsiyesi ve satış sonra..
Şimdi, doğru ürünü aldık bunu nasıl kullanıcam? derseniz.
Şöyle;
Göz çevresi ürünler daima göz kazayağı dediğimiz yani elmacık kemiği ile kaş ucumuz olan bölgeye yarımşar mercimek tanesi kadar yüzük parmak uçlarımızla, aşağıdan yukarı yay çizerek hafif dokunuşlarla süreriz. Fazla bastırmadan ve gerdirmeden yapmalıyız. Neden yüzük parmakları? Çünkü, hafif dokunuşları yapabildiğimiz tek parmaklarımızdırlar da ondan.
Eğer ihtiyacımız varsa gece yatarken süreceğimiz kremimizi veya jelimizi biraz daha yoğun sürüp (maske gibi )
yatabiliriz.
Kısaca gözümüze gözümüz gibi bakalım, olur mu??
Kucak dolusu sevgiler..:))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder